Sağlıklı bir omurgaya arkadan bakıldığında boyun, sırt ve bel omurlarının her biri düz bir hat şeklinde uzanır. Çeşitli nedenlerden bozulmaya uğrayabilen bu omurların sağa veya sola yer değiştirip kendi ekseni etrafında dönebilmesi sonucu skolyoz adı verilen deformite oluşur. Skolyoz bir hastalık değil, biçim bozukluğudur. Sadece omurganın değil, aynı zamanda omuz kuşağı ve pelvisin de etkilendiği üç boyutlu karmaşık bir ortopedik deformitedir.
Skolyozun çoğunlukla genç erişkinlerde ortaya çıktığı ve etkilediği yaş grubu değerlendirilecek olursa, oluşan deformiteye bağlı sağlık, kozmetik, sosyal ve psikolojik sorunlar oluşturması bakımından önemli bir halk sağlığı sorunudur diyebiliriz. Etken faktörlerin arasında cinsiyet, yaş, olgunlaşma, eğriliğin tipi ve eğriliğin büyüklüğü vardır. Türkiye’de 2.5 milyon kişide bulunan skolyozun görülme sıklığı %2-4 arasındadır.
Skolyoz Çeşitleri
Skolyoz fonksiyonel ve yapısal skolyoz olarak ikiye ayrılır. Fonksiyonel skolyozda omurga sadece yana eğilme gösterir, omurların kendi ekseni etrafında dönme durumu yoktur. Fonksiyonel skolyozda mutlaka altta yatan başka patolojiler vardır. Sinir kökü basılarına bağlı bir iflamutuar durum, alt extremite eşitsizlikleri, kalça eklem kontraktürleri, günlük hayattaki alışkanlıklar gibi…